“Maalesef başka bir dünya orası, bütün saf duygularınızın yıkılıp köreldiği, sizi kıyıda köşede ağlamaya iten, filminizin artık sizden çıktığı ve hiçbir şekilde kontrolün sizin elinizde olmadığı başka bir dünya.” 2015 yılında 56 salonda başladığı vizyon macerasını üçüncü haftasında sekiz, beşinci haftasında üç salona düşerek toplam 12 hafta ve 19.417 seyirci ile tamamlayan Yav He He filminin yapımcı-yönetmeni Volkan Özgümüş’ün bu sözleri (Zengin, 2017, s. 195), bağımsız, küçük ölçekli yapımlar için yaratım ve üretimi, erişim ve tüketime bağlayan eşiği geçmenin ne kadar sancılı olabileceğini gösterirken, bu aşamada üreticinin yaşadığı yabancılaşma ve hayal kırıklığını da ifade eder. Film değer zincirinde yapım ve gösterim arasında duran ve “dağıtım” olarak adlandırılan bu süreç en geniş haliyle “medyanın zaman ve uzam içinde hareketi” (Lobato, 2012, s. 2) olarak tanımlanabilir. Fakat bu tanımı ödünç aldığım ve film ve medya çalışmaları alanında erişim merkezli bir araştırma ajandası öneren Ramon Lobato’nun da belirttiği gibi dağıtım yalnızca bir yer değiştirme mekanizması değildir. Değer ve hiyerarşiler yaratan, ideoloji aktaran, alımlamanın gerçekleşeceği zemini belirlerken metinlerin nasıl deneyimleneceğinin çerçevesini de çizen bir kültürel politika alanıdır (2012, s. 15). Filmler boşlukta serbestçe hareket etmezler. Binlerce şirketin faaliyet gösterdiği, festivallerin, film marketlerinin, özel gösterim ve ön alımların gerçekleştiği organize ve son derece rekabetçi bir uluslararası pazarda alınıp satılırlar. Dağıtım, metnin izleyiciye ulaşmasının ön koşulu olduğu için film işinin kalbinde yer alır. Bu alanda çalışan kişi ve kurumlar da verdikleri kararlarla kalbin pompaladığı kanın hangi damarlardan geçerek hangi organlara ulaşacağını belirledikleri, dolayısıyla filmler üzerinden kültürel bir dolaşım sisteminin oluşmasına aracılık ettikleri için kilit önem taşırlar.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Book Reviews |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2020 |
Acceptance Date | December 21, 2020 |
Published in Issue | Year 2020Issue: 33 |