The mankind is characterized by its exclusive capability to think on its own being, and produce a symbolic domain deriving from it. Thinking about being, means constructing explanations that make it significant. Indeed, human communities, through ages, constructed discursive forms, able to make significant their own beings, the nature, the universe, the order of the world and its events. Ideologies serve for the same objective as mythologies do. But, with the spreading out of the globalization and neo-liberalist policies, it becomes gradually more difficult, even impossible to make the world significant. A social experience which is the base of the instant, polyvalent, fluid action inevitably creates a general state of ambiguousness. The difficulties engendered by the global complexity are solved by the explicative schemata diffusing from the mass media. Indeed, television is the most powerful of these instruments. Among other forms, television serials impose themselves as the most dominant explicative schemata, especially during the last decade. This article is based on a research on two significant television serial types (political and spiritual), which are both the most strengthen ambition of explaining the world.
L'être humain est caractérisé par sa faculté exclusive à pouvoir penser sur son propre être, et d'en dériver un domaine symbolique. Penser sur l'être, nécessite la construction des explications qui le rendent significatif. En effet, les collectivités humaines ont produit, à travers l'histoire, des formes discursives, capable de rendre significatifs, leur propre être, la nature, le cosmos, le monde et ses événements. Les idéologies fonctionnent dans la même lignée que les mythologies. Cependant, la prolifération du mouvement de mondialisation, ainsi que l'adoption des politiques néo-libérales rend de plus en plus difficile, voire impossible, pour concevoir le monde en tant que source de signification. Une expérience sociale qui constitue la base d'une action instantanée, polyvalente et fluide, crée inévitablement un état général d'ambiguïté. Les difficultés entraînées par la complexité mondiale sont plutôt résolues par les schémas d'explication qui se diffusent à partir des mass media. Les séries télévisées s'imposent, parmi les autres formes de la télévision, comme celles ayant la plus forte capacité d'explication, surtout depuis une dizaine d'années. Cet article prend comme point de départ, une recherche menée sur les deux types de séries télévisées (politique et spirituelle), dont la capacité à produire des schémas d'explication du monde semblent être la plus forte.
insanı diğer canlı türlerinden ayıran en temel özellik, kendi varlığı üzerine düşünebilmesi ve buna bağlı olarak simge üretebilmesidir. Varlık üzerine düşünmek, onu anlamlandıracak açıklamaların da inşa edilmesi anlamına gelir. Nitekim insan toplulukları, tarih boyunca kendi varlıklarını, doğayı, evreni, dünyanın düzenini ve olaylarını açıklamaya yönelik söylem biçimleri üretmişlerdir. Mitolojiler kadar çağdaş ideolojiler de aynı amaca hizmet ederler. Oysa küreselleşme ve özellikle neo-liberal siyasaların yaygınlaşmasıyla birlikte, dünyanın anlamlandırılması git gide güç, çoğu zaman olanaksız olmaya başlamıştır. Çok fazla bilinmeyenin olduğu akışkan, anlıksal eyleme dayalı, sanal değer değişiminin esas olduğu bir toplumsal deneyim, ister istemez bir genel belirsizlik hali yaratmaktadır. Küresel karmaşıklık halinin yarattığı anlamlandırma güçlükleri, büyük oranda kitle iletişimi kanallarından yayılan şemalaşmış açıklamalarla karşılanmaya çalışılmaktadır. Nitekim televizyon, bu mecralar arasında en etkilisi olarak belirginleşmektedir. Televizyon biçimleri arasında ise son yıllarda dizilerin başat açıklama şemaları olarak kendilerini dayattıklarını görebilmekteyiz. Bu makale, diziler arasında, açıklama iddiasının en yoğun olarak hissedildiği iki tür(siyasi ve ruhani) üzerinde yapılmış bir araştırmanın sonuçlarına dayanmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | August 1, 2007 |
Published in Issue | Year 2007Issue: 7 |