Students' Communication Gender Awareness and Views on Gender-Based ViolenceThis study analyzes the data obtained from questionnaires conducted among students of communication at four universities. It is observed that the media professionals of future have very limited knowledge and awareness on gender based violence and women’s rights; that a considerable amount of students had totally patriarchal values; and that the human rights based, free and democratic thinking expected to flourish via university education did not emerge at all. It would be wrong to put the blame on personal characteristics or leanings of the students per se since the vision and curriculum of communication faculties is expected to contribute towards solution of a social problem like violence towards women. The social responsibility attributed to the media is also related to the schools of communication as well. Although not all communication graduates work in media sector, the higher education of communications is expected to be conducted in ideal and autonomous environment.* Bu çalışma Anadolu Üniversitesi Kadın Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından State Department, Secretary’s Global Women’s Issues Office Avon Award for Elimination of Gender Based Violence hibesiyle yapılan “Demystifying Gender Based Violence for Future Journalists: From Self Awareness to Gender Sensitive Reporters” adlı eğitim projesinde gerçekleştirilen araştırma verilerinden hareketle kaleme alınmıştır. Projenin tasarlanması ve hayata geçirilmesinde desteklerinden dolayı toplumsal cinsiyet uzmanı Dr. Billur Güngören’e teşekkür ederim.
Bu çalışmada dört farklı üniversitenin iletişim fakültelerinde yapılan bir anket çalışmasının verileri irdelenmektedir. Geleceğin medya profesyonelleri arasında cinsiyetçi şiddet ve kadın hakları konusunda bilgi ve farkındalığın hayli sınırlı olduğu; öğrenciler arasında azımsanmayacak bir oranının da tamamen ataerki yapının değer yargıları ile düşündüğü; üniversite eğitiminden beklenen insan haklarından yana özgür ve demokratik düşüncenin gelişemediği görülmektedir. Bu sorunu ise öğrencilerin salt bireysel özellikleri veya yönelimleriyle açıklamak yanlıştır; iletişim fakültelerinin vizyonlarının ve müfredatlarının kadına yönelik şiddet gibi toplumsal bir soruna çözüm üretir yönde katkı sağlaması beklenir. Çünkü medyaya yüklenen sosyal sorumluluk dolaylı olarak iletişim fakülteleriyle de ilgilidir; her ne kadar her iletişim fakültesi mezunu medya sektöründe çalışmıyorsa da iletişim eğitiminin ideal ve özerk bir konumla eğitim yapması gereklidir.
anahtar kelimeler: cinsiyetçi şiddet, iletişim eğitimi, kadın hakları
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | October 24, 2014 |
Published in Issue | Year 2013Issue: 19 |