Galatasaray Üniversitesi İletişim Dergisi “İLETİ-Ş-İM” bu sayıyla birlikte 20. yılını doldurdu. Alana katkıyı istikrarlı bir şekilde sürdürmek, belirlenen hedefleri aşmak gönüllü emeğe dayanan bir dergi için kuşkusuz önemli bir başarı. Biz de 20. yılımızı akademik yayıncılığı sorgulayan bir dosya hazırlayarak kutlamayı tercih ettik. Akademik yayıncılığın tarihi epey eski olsa da bugün tartıştığımız çerçevede en önemli kırılmanın İkinci Dünya Savaşı sonrasında ortaya çıktığını söylemek mümkün (Fyfe vd., 2017). Yüksek öğretimin endüstrileşmeye eklemlenmesi, yayıncılık alanının tekelleşmesi bilginin ekosistemini değiştiriyor. Bir başka önemli kırılma 1980’lerle tarif ettiğimiz kamu önceliğinin yerini ticari “özgürlük” ya da çıkarlara bıraktığı dönemde yaşanıyor. Bu dönüşümlerin sonunda akademik bilgi üretim alanı tamamen Batı merkezli hale geliyor. Değişimin hızı dijitalleşmeyle birlikte artıyor ancak bu aynı zamanda bir yandan akademik yayıncılığı kârlı bir ticari girişime indirgerken diğer yandan onaylanmış bilgiyi akademik kariyer ilerlemesi etiketiyle sembolik bir sermayeye ve aynı zamanda hemen hepimizin deneyimlediği bir baskıya dönüştürüyor.
Bu dosyada birikim ve deneyimlerimizden yola çıkarak, akademik dergilerin alanlarımıza epistemolojik ve pragmatik katkılarını sorgulamak üzere betimleyici olduğunu düşündüğümüz altı soru belirledik ve bu soruları dünyadan ve Türkiye’den seçtiğimiz altı araştırmacıya sorduk. Önce en genelden başladık, “Akademik dergiler ne işe yarar ve neden okuyucusu az?”
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Communication Studies |
Journal Section | Editorial |
Authors | |
Publication Date | June 29, 2024 |
Submission Date | June 3, 2024 |
Acceptance Date | June 3, 2024 |
Published in Issue | Year 2024Issue: 40 |