İkonik fotoğraflar tarihsel olarak önemli anları, olayları ve kişileri temsil eden güçlü görsel imgelerdir. Olayların anlamlandırılması ve geçmişin nasıl hatırlanacağı konusunda izleyiciye rehberlik eder ve sahip oldukları söylemsel değer nedeniyle ideolojik mücadelenin aracı haline gelirler. İkonlaşan fotoğraflar sıradan fotoğraflardan farklı olarak geniş kitlelere ulaşarak, toplumsal hafızanın yapılandırılmasında önemli rol oynarlar. Çalışmada fotoğrafların ikonik değere erişme süreçleri hem geleneksel, hem de dijital medya yapısı içinde ele alınmaktadır. Geleneksel medya yapısı içerisinde bir fotoğrafın ikonik olabilmesi için öncelikle editoryal bir süzgeçten geçerek izleyiciyle buluşması gerekirken, dijital çağda medya profesyonellerinin tekelinin kırılmasıyla birlikte bu süreç değişmiştir. Katılımcı kültüre olanak tanıyan dijital medyada ikonik fotoğraflar kullanıcı pratikleriyle ortaya çıkmakta, bu sayede sıradan yurttaşların çektiği fotoğraflar da ikonlaşabilmektedir. Bu çalışmada toplumsal hafızanın görsel bir kaydı olan ikonik fotoğrafları ortaya çıkaran koşulların dijital çağdaki değişimi ve bu değişimin sonuçları fotoğraf ve hafıza ilişkisi çerçevesinde tartışmaya açılmaktadır. Çalışmada farklı görme biçimlerinin dahil olabildiği bir görsel evrende, toplumsal hafızanın daha çoğulcu ve demokratik bir biçimde oluşturulma potansiyeli taşıdığı sonucuna varılmaktadır.
Les photographies iconiques sont de puissantes images visuelles qui représentent des moments, des événements et des personnages historiquement significatifs. Elles facilitent la compréhension des événements et la mémorisation du passé pour les spectateurs. Puisqu’elles véhiculent un message discursif, elles font l’objet de luttes idéologiques. Les photos devenues iconiques avec le temps, accessibles au plus grand nombre jouent un rôle important dans la construction de la mémoire collective. Dans cette étude, le processus d’iconisation des photos est abordé dans le cadre des médias traditionnels et numériques. Pour qu’une photo devienne iconique dans un média traditionnel, elle doit être éditée avant sa publication. En revanche, à l’ère numérique, où les professionnels du média perdent de l’influence, ce processus subit des changements. Dans les médias numériques, qui favorisent la culture participative, les photographies iconiques émergent à travers les pratiques des utilisateurs ; grâce à cela, les photos prises par des personnes ordinaires peuvent devenir iconiques. Dans cette analyse, les changements survenus dans les conditions permettant la naissance de photos iconiques, qui sont un symbole de la mémoire collective ainsi que les conséquences de ces changements sont examinées avec une attention portée aux liens entre la photographie et la mémoire. Il en ressort que, dans le monde numérique d’aujourd’hui, la mémoire collective repose sur une base plus démocratique et pluraliste, compte tenu les multiples manières de voir qui peuvent s’exprimer.
Iconic photographs are powerful visual images that represent historically significant moments,
events and people. They have the potential to guide the viewer in making sense of events and remembering the past and the discursive value they possess turn them into a tool of ideological struggle. Unlike ordinary photographs, the photographs that become iconic reach large audiences and play an important role in structuring collective memory. This study discusses the process through which photographs reach iconic value in both traditional and digital media structures. Within the traditional media structure, in order for a photograph to become iconic, it should first go through an editorial filter. This process has changed in digital age with the end of the media professionals’ monopoly. In digital media, which enables participatory culture, iconic photographs emerge through user practices, so the photographs taken by ordinary citizen can also become iconic. This study discusses the changes in the conditions that reveal iconic photographs, which are the visual records of collective memory, in digital age. The consequences of this change are also discussed within the framework of the relationship between photography and memory. It is concluded that collective memory has the potential to be created in a more pluralistic and democratic way in a visual universe where different ways of seeing are included.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Communication Studies |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Early Pub Date | June 22, 2023 |
Publication Date | June 30, 2023 |
Acceptance Date | June 7, 2023 |
Published in Issue | Year 2023Issue: 38 |